CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Gaziantep’te yurttaşlara seslenirken “Aynı molekül istiyorum; sandığa giderken elinizi vicdanınıza koyarak görüş kullanın. Türkiye yeni aynı sürece girdi. Imdi bu kadar acıyı bu toplumun çekmemesi geçişsiz. Siyasetçinin, halkına adisyon vermesi lazım. Benzeri devlet, bire bir kişiye doğrulama edilemez. Dünyanın tek ülkesinde dahi benzeri ihtişam tıpkısı kişiye konfirmasyon edilmiş değildir. Ayrımsız kişiye konfirmasyon edilen devletin sonu gelmiştir. Biz; beraber, akılla, mantıkla, liyakatle, adaletle devleti yöneteceğiz… Herhangi Bir birimizin, sandığa giderken elini vicdanına koyup oyunu kullanması geçişsiz. O çerçevede oy kullanırsanız Türkiye’de bakir bir ihata açılacak. Herkesin güler yüzlü olmasını isterim. Zulmü bitireceğiz, tek keder etmeyin. Zalimin zulmüne serencam vereceğiz, adaletin özü odur” dedi.
CHP lideri Eksiksizlik Kılıçdaroğlu, zaman Gaziantep’te, Balıklı Saha esnafını ziyareti sırasında yurttaşlara seslendi. Kılıçdaroğlu, şunları söyledi:
“İKTİDAR OLDUĞUMUZDA ESNAFIN, ÇİFTÇİNİN BANKALARA, ESNAF KEFALET KOOPERATİFLERİNE OLAN BORÇLARININ FAİZLERİNİ BİR HAFTA İÇİNDE SİLECEĞİZ”
“Hiç bulut etmeyin, bu kardeşiniz bu ülkeye adaleti evet getirecek evet getirecek, beraber getireceğiz. Kainat, doğruluk konusunda nesir edilmiştir. Devletin dini adalettir. İktidar sahibi, erk olduklarında servet mülk sahibi olmazlar. Zira iktidar sahibi rastgele yere bakım şayan. İktidar sahibinin, devleti türe ile yönetmesi lazım. Adaletle yönetmenin temelinde esnafı, sanayicisi, ücretlisi, işçisi, emeklisi kazanacak. Değme evde sağlık, bereket olacak. O zaman türe evet, celal büyür. Esnafla ilişik, onların çok büyük dertleri var, biliyorum. Dertlerini fora etmek üzere savaş ediyorum. Şundan güvenli olsunlar; nüfuz olduğumuzda sizlerin oylarıyla esnafın, çiftçinin bankalara, esnaf kefalet kooperatiflerine olan borçlarının faizlerini ayrımsız hafta ortamında sileceğiz. Esnaf, çiftçi bayındır edecek. Esnaf kazanmazsa hepimiz beis ederiz. Adil vazgeçmeyin. Bunu sağlayacağız.
“SİZDEN ÇALDIKLARI 481 MİLYAR DOLARI ONLARDAN ALACAĞIM VE HALKA VERECEĞİM, HİÇ KİMSE ENDİŞE ETMESİN”
Bu ülkede 100 binlerce ailenin elektriği, doğal gazı, suyu tortu. Bunlar faturalarını ödeyemiyorlar, zavallı aileler. Bire Bir aileyi susuz, elektriksiz bırakamazsınız. Yoksul diyerek kışın ortasında soğuğa konfirmasyon edemezsiniz. Hep bunların tamamını çözeceğim. Hiçbir yavru, bu ülkede yatağa haris girmeyecek. Karı kardeşlerim, size üstelik söylüyorum; evlatlarınızı okuttunuz ama çoğu süreduran, geleceklerini dar dışında arıyorlar. Gençlere dahi şunu beyan etmek isterim; sizin geleceğiniz bu ülkededir. Bu ülkede çalışacaklasınız, kazanacaksınız, tek endişe etmeyin. Bunlar, Kentet Çetelere çalışıyorlar, Muhammes Çetelere dünyalık veriyorlar. Sizden çaldıklarını; esnaftan, sanayiciden çaldıklarını, 481 milyar doları onlardan alacağım ve halka vereceğim, tek kimesne keder etmesin.
“SURİYELİ KARDEŞLERİMİZİ ARZ GEÇ 2 YIL İÇİNDE SURİYE’YE GERİ GÖNDERECEĞİZ”
Eroin baronları… Onu de çok gani biliyorum. Gidiyorlar, nüfuz sahipleri ile fotoğraf çektiriyorlar. Esrar baronlarının dahi kökünü tamamen kazıyacağım bu ülkeden. Suriyeli kardeşlerimizi yer geç 2 yıl süresince Suriye’ye ansız göndereceğiz. Özlük ülkelerine gidecekler, geçim içinde orada yaşayacaklar. Suriyelilerle de konuştum, onları elbet göndereceğimizi de anlattım. Onların duygusal ve dünyalık güvenliğini sağlayacağız, kardeşlerimizi oraya göndereceğiz. Gelsinler, yemeklerini yesinler, düğünlerini yapsınlar, pazartesi olunca zat ülkelerine gitsinler, orada üretsinler. Ticaret erbabı ile konuştum ve onlara şunu söyledim; on paralık endişeye kapılmayın, şişman mesail var biliyorum ama çözülemeyecek tek sevgili namevcut. Bütün sorunları akılla, müzakere ile çözeceğiz. Cümle kazanacak. Temas birimizin işi, telkih olacak.
“ZULMÜ BİTİRECEĞİZ, HİÇ ENDİŞE ETMEYİN. ZALİMİN ZULMÜNE SON VERECEĞİZ, ADALETİN ÖZÜ ODUR”
Tıpkı şey istiyorum; sandığa giderken elinizi vicdanınıza koyarak düşünce kullanın. Türkiye eskimemiş bire bir sürece girdi. Daha Çok bu büyüklüğünde acıyı bu toplumun çekmemesi lazım. Siyasetçinin, halkına adisyon vermesi lazım. Aynı azamet, bire bir kişiye doğrulama edilemez. Dünyanın tek ülkesinde de aynı ululuk aynı kişiye teslim edilmiş değildir. Tıpkı kişiye konfirmasyon edilen devletin sonu gelmiştir. Biz; bu arada, akılla, mantıkla, liyakatle, adaletle devleti yöneteceğiz. Farklı düşündü diyerek insanların işine akıbet yöneltmek, hapislere alaşağı etmek makul değildir. İnsanlar değişik düşünebilirler. Adaletin çürüdüğünü, saraya sınırlı hakimlerin olduğunu biliyorum. Size tıpkısı bayram elan vereyim; katiyen ve asla saraylarda oturmayacağım. Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün mütevazi Çankaya Köşkü var; gidersin, Çankaya’dahi oturursun kardeşim. Nedir o ölçüsüz, o tekebbür? Hem diyorlar ki ‘İsraf haramdır’. Tamam bu taşkın, yasak işleri hangi? Onlara yasak değil mi? İslamiyet’te savurganlık haramdır. Politika adamı amacıyla harama bulaşmak kadar kavisli bire bir öz yoktur. Yanlışa bulaştıysanız doğruyu bulamazsınız. O nedenle seçkin birimizin, sandığa giderken elini vicdanına koyup oyunu kullanması lazım. O çerçevede düşünce kullanırsanız Türkiye’de eskimemiş tıpkı zekâ açılacak. Herkesin güler yüzlü olmasını isterim. Zulmü bitireceğiz, on paralık bulut etmeyin. Zalimin zulmüne akıbet vereceğiz, adaletin özü odur.”
