Tadilat yapacağım derken gözünden oluyordu

Tadilat yapacağım derken gözünden oluyordu

Rize’da tadilat yaparken gözüne giren üst İstanbul’üstelik çıkarıldı

Tadilat yaparken gözüne yabancı beden giren tutkun: “Tıpkısı elan gözlüksüz yapmam”

İSTANBUL – Rize’bile zinde 34 yaşındaki Sabri Turaboğlu, evinin tavanına değişiklikler yaparken gözüne ecnebi benzeri üst kaçtı. Ayrımsız gözünü yitirme tehlikesiyle yüz yüze artan genç adamın gözündeki vücut İstanbul’dahi başarılı operasyonla çıkarılırken Turaboğlu, “Beton kırarken aynı zerre gözüme geldi, hocalarımız bunun maden bire bir üst olduğunu söyleyerek ‘yarım santim aşağıda olsa gözü kaybederdik’ dedi. Bu de ders olsun benim gibi kişilere. ‘Bir daha gözlük takmadan yapar mısın’ diyorlar, yapılır mı, bu kadar acıları çektik” diye konuştu.

Rize’birlikte Kalkandere’birlikte diri evli 2 çocuk babası 34 yaşındaki Sabri Turaboğlu, iddiaya göre 13 Son Teşrin Pazar haset saat.15.00 sıralarında evinin tavanına tadilat yaparken gözüne ecnebi bire bir beden kaçtı. çabucak tadilatı bırakarak yere oturan Turaboğlu, kısa bire bir müddet gözünü açmaya çalıştı. Zorlanınca ailesine malumat veren dinç adam, hızla hastaneye götürüldü. Edinilen bilgiye göre yapılan önceki muayenelerde ecnebi cismin gözün arkasına kaçtığı belirlenirken hastanın tedavisine İstanbul’dahi bitmeme edilmesine değişmeyen verildi. Başakşehir Çam ve Sakura Şehir Hastanesi’ne gelen züğürt hızlı hızlı ameliyata alındı. Kalburüstü geçen operasyonla tendürüst adamın gözünün arkasına kaçan yabancı üst çıkarıldı. bir anda yaşadığı kazayla gözünü yitirme tehlikesiyle yüz yüze artan Turaboğlu, muvaffakiyetli tedavi sürecinin arkası sıra izlem edilmek için taburcu edildi. Ameliyatı ekibiyle birlikte gerçekleştiren Başakşehir Çam ve Sakura Kent Hastanesi Ayn Kliniği İdari Sorumlusu Doç. Dr. Altan Özal de hastanın sonuç durumu ve ameliyata ilişkin bilgelik verdi. Doç.Dr. Özal tebeddülat işlemlerinin koruyucu malzemeler kullanılmadan yapılması halinde ansız dönüşü olmayan problemlerin meydana gelebileceğini tabir ederken önlemlerin önemine ilgi çekti. Turaboğlu ise kazayı ve sonrasında yaşadıklarını anlattı.

“Alelacele engelleme edilmezse gözünü yenilgi riskiyle karşı karşıyaydı”

Hastanın durumu ve gerçekleştirilen operasyona yönelik konuşan Başakşehir Çam ve Sakura Kent Hastanesi Göz Kliniği İdari Sorumlusu Doç. Dr. Altan Özal, “Hastamız Rize’den geldi, bize ivedili kendisine başvurdu. Rize’üstelik evinde çalışırken, tadilat işleri yaparken ayn içerisine aynı yabancı cismin gelmesi neticesinde bedaheten görme kaybıyla bize başvurma etti. Haddinden Fazla tehlikeli tıpkısı göz yaralanması mevcuttu. Dakikasında engelleme edilmezse gözünü yitirme riskiyle karşı karşıyaydı. Hastanın saydam tabaka, iris tabaklarında ecnebi cisme sınırlanmış tıpkı zedelenme mevcuttu, ateş tıpkı ecnebi cisimdi. Tığ saydam tabaka, iris tabalarını onardık. Benzeri anda ayn içerisindeki ecnebi cismi de çıkarma işlemi için vitreoretinal cerrahi operasyonunu gerçekleştirdik. Göz ortamında kanama ve retinada kırıcı yırtıkları vardı. Bundan âlem vitreoretinal cerrahi işlemi yapmamız çok elzemdi, bu işlemleri bire bir anda gerçekleştirdik. Ayn içerisindeki yabancı cismi çıkararak sair dokuları onararak hastanın görmesine kavuşmasını sağladık” ifadelerini kullandı.

“Gerçeklenmiş yardımcı gözlük kullanmalarını öneriyoruz”

Değişiklikler işlemleri yaparken kullanılacak koruyucu malzemelerin iri hasarların önüne geçtiğine aksan eden Doç. Dr. Altan Özal, “Hastanın ayn içerisindeki yırtıkları olduğu için beraberinde ayrımsız tamponat husus de koyduk. Bundan çevre sayrı şu anda ayn içerisinde doğal gaz olduğu üzere bire bir süre göremeyecek ama kısaca 1 kamer zarfında görmesine kavuşacak. Bağımlı kim birlikte önlem çok büyük sülale ve hisse senedi kazalarında çok sıklıkla görebiliyoruz. Bu biçim tadilat işleri yapılırken ya birlikte işyerlerinde çalışırken gerçeklenmiş havari gözene kullanmalarını öneriyoruz. Bayağı aynı yardımcı gözlükle tek bunlara lazım kalmadan hastalarımız bu işlemleri rahatlıkla gerçekleştirebiliyorlar. Bunlar takkadak ve ehliyetli imkanlarla müdahale edilmezse gözün tamamının kaybıyla sonuçlanan dokunaklı rahatsızlıklara sebep oluyor. Hastanın medikal tedavisini dahi planladık evde ilaçlarına devam edecek. Özellikle erken dönemde enfeksiyon riskinden belde dış ortama maruziyeti biraz azaltması gerekiyor” dedi.

“Bu dahi tıpkı öğüt olsun benim kabilinden kişilere”

Değişiklikler yaparken neredeyse gözünden olma tehlikesiyle yüz yüze küsurat 34 yaşındaki Sabri Turaboğlu, “Pazar haset saat 15.00 sıralarında kendi evimin bodrumunda çalışırken, beton kırarken ayrımsız kıvılcım gözüme geldi. Hastaneye başvurduk. Ego gözüme beton parçası geldi zannettim amma sonraları Rize Yetişek ve Araştırma Hastanesi’ne gittiğimizde hocalarımız bunun beton parçası değil gerçekte esrar tıpkısı eğin olduğunu ve süfli aynı içeriye makul geçtiğini söyledi. Direkt sevkimizin İstanbul’a yapılmasını söylediler. Onun konusunda buraya geldik. Kendi evimin bodrumunu madun kattan mantolama yapıyordum. Strafor yapıştırma yapıyordum, bunun amacıyla da ufak beton kıymıkları vardı. Onları murç, çekik yardımıyla ufak kırıyordum. Strafora masraf sürüp tavana yapıştırmak üzere bir anda çekiçle vurduğum antlaşma esrar bire bir kıvılcım fırlayıp gözüme geldi. bir anda murcu, cazip attım, hızlı hızlı düşmemek için iskeleye oturdum. Gövde içeride akım ediyor, hareket ettikçe dokuları zedeliyor biz de onun amacıyla muamele haset akşam ezanı Rize Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nden çıktık. 23 saat üstüne İstanbul’bile beni ameliyata aldılar, bu üstelik tabi nazik ayrımsız başarı, beis vermemesi amacıyla bire bir dakika evvel alınması gerekiyor. Hocamızın söylediği göz merceğine gelmemiş bu bereketli tıpkı öz, ‘yarım santim bayağı vursa gözü kaybederdik’ dedi hocamız. Bu mızrap parça dokuları bayağı bir zedelemiş, tığ onu aldık dediler, bize verdiler. Hocamız ‘Onun oluşturmuş olduğu tıpkı aralık var, boşluğa biz doğal gaz bastık’ dedi. Bütün yaptığımız şeyler; tığ Türk halkı adına bize bire bir husus olanaksız diyoruz. Gözene de yanımda bütün siper yanımda ama yapmıyoruz. Bu de bir ders olsun benim gibi olan kişilere. Hocamız ‘tıpkısı henüz gözene takmadan yapar mısın’ diyor yapılır mı hocam diyorum, hakeza tıpkısı husus. Bu kadar acıları çektik” şeklinde konuştu.

“Tavanı kırarken oradan bire bir zerre gözüne atlıyor”

Oğlunun gözüne vida girmesi sonrası Rize’den İstanbul’a geldiklerini anlatan baba Yunus Turaboğlu, “Oğlum evinde mantolama yaparak çalışıyordu. Çekiç ve murçla tavanı kırarken oradan benzeri çıngı gözüne atlıyor. Oğlum aradı ‘ata böyle böyle’ diye niteleyerek çabucak gel dedim. Ego ve ufak bire bir oğlum olsa tamamız ama bu oğlum o büyüklüğünde tetik bire bir yavru ki kesinlikle yanlış bire bir öz yaptıramazsın, olacağı varmış” ifadelerini kullandı.

Share: