Türk Kızılay ve Kanser Savaşçıları Derneğinden “Damardan Kahramanın Olur Musun?” kampanyası

Kanser Savaşçıları Derneği ve Türk Kızılay hisse senedi birliğinde toplumda çağ bağışı farkındalığını bırakmak için “Damardan Kahramanın Olur Musun?” kampanyası başlatıldı.

Çapa Kızılay Soluk Merkezinde planlı matbuat toplantısıyla tanıtılan kampanya ile kanser hastalarına ve kronik soluk rahatsızlığı olan hastalara tınlamalı dem temini hedefleniyor.

Amansız Hastalık Savaşçıları Derneği Başkanı Belma Kurdoğlu Akgün, burada yaptığı konuşmada dem ihtiyacının evgin değil sürekli bir gerekseme olduğuna vurgu yaptı.

Akgün, zaman bağışının önemine dikkati çekerek, “Bugün burada Türk Kızılay yetkilileri, kan bilimi ve iyileştiren onkoloji uzmanlarımız, hastalarımız ve pestil yakınlarımızla birlikte başta amansız hastalık görünmek amacıyla soluk hastalıklarıyla uğraş fail hastalarımızın tedavisi için dirimlik tekellüf oynayan içki bağışına dikkati vira etmek amacıyla toplandık. Koku bağışlarının yaklaşık yüzde 25’i kanser hastalarımızın tedavisi amacıyla kullanılıyor. ‘Damardan Kahraman Peki musun’ kampanyamızla tüm toplumumuzu kanser hastalarına yüklenmek üzere ağır ezgi dem bağışçısı olmaya davet ediyoruz. ” diyerek konuştu.

Toplantıda onkoloji ve kan bilimi hekimlerinden bile topluma soluk bağışı çağrısı yapıldı.

İç Hastalıkları ve Kan Bilimi Uzmanı Prof. Dr. Mustafa Çetiner, üç soluk ürününden birinin amansız hastalık hastalıkları için kullanıldığını belirterek, “Hele pandemi döneminde dem ve nefes ürünlerine erişim elan de güçleşti. Fertler kan bağışı yapmaktan çekinirken, donör elemeleri de henüz mıhsıçtı arkaç geldi haliyle. Bu dahi maalesef hastalarımızın tedavilerini karşıt yönde etkileyebildi. Tekrar anımsatmak isteriz ki soluk bağışı yer yaşamsal, ücretsiz, istekle tedavidir.” ifadelerini kullandı.

“Ülke genelinde kestirmece 500 bin hayat kanserle mücadele ediyor”

Pediatrik Kan Bilimi ve Onkoloji Uzmanı Prof. Dr. Sulh Malbora bile amansız hastalık hastalıkları dışında ayrıksı soluk hastalıklarının tedavisinde de soluk bağışının hayati öneme cemaat olduğunu kaydetti.

Malbora, ” Türkiye’da rahat yerine gördüğümüz talasemi hastalarının ve doğumsal ya da edinsel mızrap iliği yetmezliği olan hastalarımızın tedavisinde birlikte kan bağışları hayati racon oynuyor. Unutmamak gerekiyor kim çağ bağışı ivedili değil, ahenktar ve daim bire bir gereksinimdir.” değerlendirmesinde bulundu.

Tıbbi Onkoloji Uzmanı Prof. Dr. Mahmut Gümüş birlikte “Esbak yıllardan tedavisi bitmeme edenler de dahil edildiğinde ülke genelinde tahminî 500 bin yaşama kanserle savaşım ediyor. Tedavi sırasında hastalarımızın kan bağışına ihtiyacı faziletli oluyor. Kanserle gelişigüzel yaşayanların dirim kalitesini arttırmak ve onların hayat sürelerine katkıda düşmek için toplumumuzu içki bağışı yapmaya çağırma ediyoruz.” diye niteleyerek konuştu.

“Pandemi koşullarının hafiflemesiyle kan bağışı çalışmalarımız de hız kazandı”

Türk Kızılay Dem Hizmetleri Kan Bağışçısı Yönetimi Müdürü Dr. Metanetli Gönül Eri ise Kızılay’ın Sağlık Bakanlığı himayesinde 18 mıntıka merkezi, 68 çağ merkezi ve bu merkezlere sınırlanmış birimlerle ülkedeki dem bağışı ihtiyacının yüzdelik 86’sını karşıladığını söyledi.

Gönül Eri, günde ortalama 9 bin birim dem toplandığını rapor ederek, şöyle konuştu:

“Kovid pandemisi sırasında bu hacim 2 bin ünitelere kadar düştü. Yığılım seviyelerinin erdemli olması ve Esenlik Bakanlığının acil olmayan operasyonlarda elan seçici davranmasıyla zaman ihtiyaçlarını gidermeye çalıştık. Pandemi koşullarının hafiflemesiyle dem bağışı çalışmalarımız birlikte çabukluk kazandı. Elan uğur yüzdelik beniz tamamlanmasa dahi yüzdelik 86 oranında nefes bağışı hedefine ulaşıldı. Bittabi zaman ihtiyacı gelişigüzel antlaşma devam ediyor. Dolayısıyla baştan sona eğlenceli ve daim çağ bağışına gerekseme oluyor.”

Share: