EDİRNE’nin Keşan ilçesine merbut Çamlıca köyünde, Balkan geleneği olan ‘Bocuk Gecesi’ düzenlendi. Gecede, yüzlerini boyayarak, azgın libas giyenler, köydeki evlerin pencerelerine tıklayarak, sülale halkını korkutarak, geleneği yaşattılar.

Çamlıca köyünde ocumak masalı ve hikayelerin anlatılmasının peşi sıra, gençlerin beyaz çarşaf giyip camları vurup köylülerin korkutulduğu ‘Bocuk Gecesi’ kutlaması yapıldı. Koronavirüs pandemisi dolayısıyla 2 yıldır yapılamayan ve bu yıl Keşan Belediyesi, Çamlıca Köyü Muhtarlığı ve karye halkının aksiyon birliğiyle 16’ncısı düzenlenen ‘Bocuk Gecesi’ne, Tekirdağ, Kırklareli ve İstanbul başta girmek için Türkiye’nin muhtelif şehirlerinden mevrut binlerce güç katıldı. Türk Patent Enstitüsü’nce ‘Çamlıca Bocuk Gecesi’ yerine tescillenen ve Türkiye, Mürekkep Milletler Yetişek, Bili ve Hars Örgütü’nün (UNESCO) Somut Sıfır Kültürel Bırakıt Listesi’ne girebilmesi için icraat başlatılan etkinlikte, Antik Zaman, Ortaçağ ve bölgenin etkileşim ortamında bulunduğu sair kültürlerin izlerini taşıyan koreografiler ile gösteriler sahnelendi. Aktiflik alanına kurulan alternatif sahnelerde ise hareketli çalgı aleti ve DJ performansları sunuldu. Parafin bürgü giyip yüzlerini boyayan çoluk çocuk, konuklara yayan tatlısı dağıttı. Sokaklara çıkan yüzleri boyalı çoluk çocuk, pencerelere vurarak ev sakinlerini korkuttu.

‘KORKARAK EĞLENECEĞİZ’

Edirne’yi Enformasyon ve Tava Döş Kalite Koruma Derneği Başkanı Bahri Dinar, bu akşam ‘Bocuk Gecesi’ne katılarak, vukufsuz tatlısı yiyerek geleneği bitmeme ettirmeye geldiklerini dile getirerek, ‘Tatlı yiyeceğiz, benzeri zamanda eğleneceğiz. Ama dünyada ilk defa olacak ama korkarak eğleneceğiz. Burada hem tatlı yiyoruz, hem bile enteresan kıyafetler giyerek evlerin camlarını çalıyoruz. İnsanları hem eğlendiriyor, hem üstelik korkutuyoruz

HEM EĞLENDİLER, HEM KORKUTTULAR

Kırklareli’nin Lüleburgaz ilçesinden mevrut Maksat Akgün, ‘Muazzam bir eğlenceye ve istinkâf etmek gecesine eş oluyorum. Zira bekleyin, ‘Bocuk Gecesi’nde evden sakın ha çıkmayın. Çünkü bocuklar bu tün herhangi bir yerde. Buraya gelmeyenlere sesleniyorum bu tün aksamadan sesler duyarsanız bilin ki bocuk geldi. Kabak yemeyenlerin camlarını çalarak, ocak halkını korkutacağız dedi.

Çanakkale’den gelen Birim Doğan, ‘Bocuk Gecesi’ne ilk kez katıldığını belirterek, ‘Bu akşam temelsiz elma veren cadı oldum. İnsanları evvel geçmiş korkutup, sonradan birlikte eğlendireceğiz diye niteleyerek konuştu.

BOCUK GECESİ

Orta Çağ’dan kalma ayrımsız anane olan Bocuk Gecesi’nde, inanışa bakarak ‘Bocuk’ denen varlığın eve gelmemesi ve beis yapmaması için rastgele evde kesinlikle bilgisiz pişirilir. Gecede malumatsız tatlısı, ince akıtma, kar suyunda haşlanmış mısır, armut, ayva, atom çekirdeği, badem, kuzinede fırınlanmış düzlük fıstığı, ceviz kabil yiyecekler yenir. Bu gecede kabağın yanı sıra banko isale yapılır. Geceye, sülale halkı, komşular ve akrabalar katılır. Çoluk Çocuk, çarşaflara bürünerek komşularını ‘Bocuk geliyor’ diye korkutur. ‘Bocuk’ diyerek adlandırılan varlığın beyazlar içinde adam görünümünde gezdiğine emniyetli. Bocuk Gecesi, ayrıca kışın yer kaba gecesinin simgesidir. Gece suya yazboz tahtası atılır ve tahta sabahleyin suyun üstünde cansız adına bulunursa, o evdeki kişilerin o yıl süresince metin, sağlıklı, dayanabilen ve tüvana olacağına emniyetli.