Kılıçdaroğlu “Hacı Bektaş Iye Yâd Törenleri ve Ekin Hanek Etkinlikleri”nde konuştu Açıklaması

CHP Umumi Başkanı Eksiksizlik Kılıçdaroğlu, “59’uncu Ulusal, 33’üncü Arsıulusal Hacı Bektaş Veli Anma Törenleri ve Ekin Nutuk Etkinlikleri”nde, “Hünkar bu şehrin teferruat, cömertlik, perde duygusu, çıdam, orgazm, saygı ve edep ilkeleri ile korunduğunu söyler. Hünkarın bu inanışı ışığında hem zat yüreğimizi hem üstelik ülkemizi yani sosyal, siyasal, kültürel, tarihî kalbimizi yeniden dosdoğru kılmalıyız. Öfkeden arındırmalıyız.” dedi.

Nevşehir’in Hacıbektaş ilçesinde Kültür Merkezi’nde planlı program, imtina etmek duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başladı. Semah ekibinin fon aldığı programda, “29. Hacı Bektaş Veli Hukuk ve Barış Ödülü”hangi müstahak görülen Kamil Ateşoğulları’na ödülünü Kılıçdaroğlu sunma etti.

Kılıçdaroğlu, etkinlikteki konuşmasında, Hacı Bektaş Iye’nin hoppadak zat dünyalarında değil bütün inançların dünyasında etkili ayrımsız yeri olduğunu söyledi. Bu toplantılarda sadakat, hazar, birlik, el birliği ve kucaklaşmadan küçümseme ettiklerini, bu söylemlerin altını bütün bu arada katmak zorunda olduklarını vurgulayan Kılıçdaroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Hünkara bakarak, ‘Yüreğimiz yani kalbimiz, gönlümüz iri ayrımsız şehre analog ve şanlı Tanrı kainatta neyi yarattıysa bu şehirde yani kalbimizde bulunmaktadır.’ der. Hünkar bu şehrin detay, cömertlik, perde duygusu, sabır, orgazm, tırsmak ve terbiye ilkeleri ile korunduğunu söyler. Hünkarın bu inanışı ışığında hem özlük yüreğimizi hem de ülkemizi yani içtimai, açık oturum, kültürel, tarihî kalbimizi yeniden mıhlı kılmalıyız. Öfkeden arındırmalıyız.”

Hünkarın iri benzeri şehre benzettiği kalbin ilk muhafızı adına öncelikle bilimi gördüğünü belirten Kılıçdaroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:

“İlim irfandır, erdemdir, aklın oluşturduğu hazinedir. Yunus’un dediği kadar kendini bilmektir, değişik düşünceye saygıdır. Kimseyi ötekileştirmemek, kimseyi dışlamamaktır. İlim bize, herkese, seçme kesime cebin zair yani degaje ve sarih olmayı öngörür. Zaman insanlığın fikrî zenginliği aklın yani ilimin eseridir. Sevgili Peygamberimiz ‘İlimle geçen rastgele akşam, ibaretle geçen bin geceden elan hayırlıdır.’ der. Herkesin fikrine, düşüncesine ürkmek duyulmalı. Alacağımız kararlarla maksimum ölçüde degaje tıpkısı sosyal mutabakatı sağlamaya özen göstermeliyiz. Çünkü tafsilat, hatır onu gerektirir. Hünkara göre ilimden gidilmeyen yolun sonu karanlıktır.”

Hünkara göre kalbin ikinci muhafızının cömertlik olduğunu rapor eden Kılıçdaroğlu, cömertliğin bireyi beytülmala umum uzatmaktan insani, hukuki, aktöresel ve ekolojik ilkeleri yerle yalçın ederek naz sağlama hoyratlığından ırak markajcı tıpkı duygu olduğunu söyledi.

Cömertliğin bilcümle alay malay üretmeyi ve adilane bölüşmeyi asıl bir duraç yerine önlerine koyduğunu kaydeden Kılıçdaroğlu, “Cömertlik paçarız fedakarlıklarda bulunarak, ortak benzeri ati inşasında hep alay malay posta yürüyebilmektir. Unutmayın, henüz aşkın kardeş olmamız gereken bire bir dönemden geçiyoruz. İmkanlarımızı, birikimlerimizi fiyat beklemeksizin gerekseme sahipleri ile paylaşmalıyız. Kimsenin yoksulluğunu tayin etmeden toplumsal bir dayanışma örneği göstermeliyiz. Bir Tane benzeri çocuğun elan açlığını özlük ayıbımız yerine kabul etmeli, onun açlığını ortadan kaldıracak adımları atmalıyız.” şeklinde konuştu.

Hünkarın, yüreği koruduğuna inandığı bire bir özge muhafızın bile utanç duygusu olduğunu dile getiren Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:

“Yüzümüzü kızartacak temas hangi varsa ırak durmalı, kaçınmalıyız. Sevgili Peygamberimiz, ‘Eğer utanmıyorsan, istediğini yapabilirsin.’ der. Yani tıpkısı can hangi zamanki ayıplanmaktan kaygı duymuyor, onu kötülüklerden alıkoyan hiçbir dokunaklı kalmamış demektir. Yani daha çok eğer utanmıyorsan insanların yoksulluğunu sergileme edebilirsin. Meğer sıkılma duygusu insan onurunu korumayı zorunlu kılar. O nedenledir ki sıkılma kalmamışlara alın bizler, yüce Cenabıhak’a ‘Kainatta yarattığın gelişigüzel şeye ocak sahipliği işleyen yüreğimizden utanma duygusunu eksik etme.’ diyerek yakarış ederiz. Unutmayalım, utanç duygusu ferdî ve içtimai ahlakımızın de kaymağıdır. Onun içindir kim ısrarla söylüyoruz, ülkemizin asıl problemlerinin çözümünde bakir tıpkı sağtöresel iş şarttır. Bu şartın adına getirilmesi amacıyla dahi sıkılma duygusunu hele devleti yönetenlerin içselleştirmesi gerekmektedir.”

Hünkarın, yüreği koruduğuna inandığı ayrımsız diğer muhafızın dahi sabır olduğunu vurgulayan Kılıçdaroğlu, tıpkı olgunluk evresi kendisine akseptans edilen sabrın, acele etmekten ve hatalı kararlar almaktan koruduğu büyüklüğünde kinden, intikam ve öç kabul etme duygusundan üstelik ırak tuttuğunu söylerdi.

Kimseye hedef tutmamanın başlangıcında sabrın geldiğine belen fail Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu:

“Çıdam, ortak hal için çabalama harcamanın, istişarenin yolunu araç. Hoşgörüyü büyütür çıdam. Çıdam alttan ahzetmek, çıkarmak değildir. Ülkemizin temel sorunlarını arz geniş mutabakatla çözme iradesinin temelidir. Sabır, uzattığımız elin tutulacağı zamanı çabuk etmeden beklemektir. Sabır, bize uzatılan eli da havada bekletmemektir. Sabır, gelen temas makule eleştiriyi sükunetle ve anlayışla karşılamaktır. Sabırla birbirimize cebin civar yargılarımızdan, alışkanlıklarımızdan arınırız. Şemsi Tebrizi, ‘İlmin yeryüzü balaban düşmanı sabırsızlıktır’ der. Hepimiz biliyoruz kim Cenabıhak sabredenlerle birliktedir. Hünkara göre yüreğimizi koruyucu muhafızlar arasında kanma de vardır. Yani yüreğimizi esirgeyici muhafızların beşincisi azla yetinip elindekine razı olma duygusudur. Kanaatkar doğmak kendimizin ve sorumluluğumuz altında bulunanların ihtiyaçlarını karşılayabiliyor girmek amma kimsenin malında, mülkünde gözümüzün olmamasıdır ve yetinme genişlik çok idareci sınıfı üzere geçerlidir. Hele siyasetçilerin, devleti yönetenlerin tam olandan daha fazla dünyalık ve mal edinme duygusunu kalplerden silmeleri gerekir. Zira siyasetçiler yani yönetenler devleti tıpkı zenginleşme ara bulucu yerine görmemelidirler.”

“Helalleşmeli, kucaklaşmalı ve barışmalıyız”

Altıncı muhafızın tırsmak olduğunu dile getiren Kılıçdaroğlu, korkunun Allah karşısındaki çaresizliği tabir ettiği kadar Cenabıhak’ın bağlılaşım ve rızasını kazanmanın da yolu olduğunu anlattı.

Korkunun insanca ve aktöresel bire bir his olduğunu vurgulayan Kılıçdaroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Bizi yanlış yapmaktan alıkoyan direkt vicdanımızı sızlatan, hangi inançtan olursak olalım köle hakkı yemekten kişiye yahut topluma karşı butlan, hukuksuzluk yapmaktan bizi uzak tutan duyguların başında gocunmak dirimsel. Kimileri korktuğu amacıyla susar, kimileri geçersizlik karşısında dilsiz şeytan olmaktan korktuğu için susmaz, konuşur, türe arar. Kimileri, muktedirler karşısında korktuğu üzere siner, kimileri tarihe muktedirler karşısında sinen biri kendisine geçmekten korktuğu için ayağa kalkar ve itiraz boy bos. Bu nedenledir ki korku, evrenin milyarlarca yıllık yaşı düşünüldüğünde, ayrımsız damla üstelik sıfır yaşamımızda zulme, haksızlığa, eşitsizliğe, yoksulluğa alın hangi tavrı gösterdiğimizin belirleyicisidir. evet korktuğunuz amacıyla susarsınız evet üstelik korktuğunuz için itiraz değer, konuşursunuz. Hünkara göre, yüreğimizi koruduğuna inanılan sonuç kolcu ise edeptir. Incelik, şeş muhafızın tümünü, incelik, ağalık, utanç duygusu, çıdam, kanaat ve korkuyu de kapsayan anlamlar bütününü rapor şayan. Kısaca, eline, diline, beline ehil olma zifos edeptir. Çalmamak, takat uygulamamak, harama halk uzatmamak, dille, davranışlarla, uygulamalarla kimseyi kırmamak, ötekileştirmemek, ayrımsız nevi yetmiş iki millete aynı gözle okşamak edeptir. Terbiye, tıpkısı zamandan kimseye ne gerekçeyle olursa olsun imtiyaz yapmamak, keskin çözme ve davranışlardan uzak durmak, doğruluk, ahbaplık ve adaletle dişlemek demektir.”

Kılıçdaroğlu, yüreğindeki kini ve intikam duygusunu öldürmeyenlerle gelişigüzel yürüyecekleri bire bir yolun olmadığını belirtti.

Hünkar Hacı Bektaş Ege’den öğrendikleri için, tamam inançlara ve farklı yorumlara imtina etmek duyduklarına dikkati calip Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti:

“Bizler, ferdî hırslarımızdan ihtiralarımızdan arınmalıyız. İyilikte ve adalette yarışmalı, bunun mücadelesini vermeliyiz. Helalleşmeli, kucaklaşmalı ve barışmalıyız. Geçtiğimiz yıl ki konuşmamızda anlatım ettiğim için, ihtiyacımız olan Hünkar’ın aslanla ceylanı kucağında buluşturan yaşayış, yürek ve muadele duygusudur. Aslan ile ceylanın tıpkı arada hayat ve atılganlık için kardeş kardeş yaşayacağı benzeri ülkeyi kardeşlik ile kuracağız, kurmalıyız. 85 milyon alay malay kurmalıyız. Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün kurucusu olduğu Cumhuriyet’imizi ikinci yüzyılında Allah’ın izniyle el erki ile taçlandıracağız.”

Izlence, şarkıcı Cem Adrian konseriyle sona erdi.

İlçede, eski terminal alanındaki İstanbul Büyükşehir Belediyesinin iştiraki KİPTAŞ’ın proje lansmanına katılan Kılıçdaroğlu, Hacı Bektaş Veli Müzesi ve Türbesi’ni müzakere etti.



Share: